“Change” İngilizce Nasıl Okunur? Antropolojik Bir Perspektif Giriş: Kültürlerin Çeşitliliği ve Dili Anlamanın Yolculuğu Dünyadaki her dil, kendi toplumunun kültürel yapısını, değerlerini ve dünya görüşünü yansıtan bir aynadır. Dil, bir toplumun tarihini, ritüellerini, sembollerini, kimliğini ve etkileşim biçimlerini anlamanın kapılarını aralar. Ancak dilin bu derin anlamlarını ve karmaşıklığını anlamak, yalnızca kelimeleri ezbere öğrenmekten çok daha fazlasını gerektirir. Dilin arkasındaki kültürel dinamikleri keşfetmek, farklı halkların dünyayı nasıl algıladığını ve birbirleriyle nasıl ilişki kurduğunu görmek demektir. Peki ya bir kelimenin, özellikle de “change” gibi yaygın bir kelimenin, bir toplumda nasıl okunduğunu düşünsek? İngilizce’de, “change” kelimesi çoğunlukla “değişim” olarak çevrilen, zaman ve mekanla…
Yorum BırakŞık Tasarım Tüyoları Yazılar
C Cup: Beden Bilgisi ve Pedagojik Bir Bakış Eğitim, bireylerin dünyayı anlamlandırma ve kendilerini ifade etme biçimlerini dönüştüren gücü içinde barındıran bir süreçtir. Her öğrenci farklıdır, her birinin öğrenme şekli, yetenekleri ve ihtiyaçları birbirinden farklıdır. Eğitimin bu zengin çeşitliliği, her zaman daha derinlemesine düşünmeyi, sorgulamayı ve sonuçta daha anlamlı öğrenmeyi mümkün kılar. Bugün, gündelik hayatta oldukça yaygın bir kavram olan, ancak pedagojik açıdan pek ele alınmayan bir konuyu ele alacağız: C cup beden ölçüsü. Bu yazıda, beden ölçülerinin, özellikle kadın giyimindeki karşılıklarının eğitimde nasıl algılandığını ve öğretim süreçlerine etkisini tartışacağız. Bunu yaparken, öğrenme teorilerinden pedagojik yaklaşımlara, toplumsal cinsiyet normlarından teknolojinin…
Yorum BırakKur’an’da Oruç 30 Gün Olarak Geçiyor mu? Hayatımda Bu Kadar Sorunlu Bir Durum Görmedim! İzmir’de yaşamayı düşündüğünüzde aklınıza gelen şeyler; güzel sahiller, çay bahçelerinde geçen saatler, kumrucular ve tabii ki, zeytinyağlılar… Ama bir de “o ben” varım, işte o da bazen bir konuyu kafasında döndürüyor ve saatlerce düşünmeden duramıyor. Bugün de ben, bu akşam sahurda bir anda kafama takıldım: “Kur’an’da oruç 30 gün olarak geçiyor mu?” Hani, birisinin gelip de ‘Bu kadar düşünme!’ demesi gerek ama işte ne yapayım, ben böyleyim. Hadi Başlayalım: Orucun 30 Gün Olduğu Yazıyor mu? Şimdi, oruç hakkında bir şeyler araştırmaya başladım. Biraz dini metinlere bakmaya…
Yorum BırakAyva Tatlısı: Geçmişin Tatlarından Bugünün Sofrasına Geçmiş, yalnızca eski olayların bir kaydından ibaret değildir; aynı zamanda bugünü anlamamızda ve geleceğe dair yönelimlerimizi belirlememizde en değerli öğretmendir. Ayva tatlısı gibi geleneksel bir tat, kültürel hafızanın canlı bir yansıması olarak, tarihsel süreçlerin toplumları nasıl şekillendirdiğini ve bu şekillenmenin bugün nasıl bir devamlılık gösterdiğini anlamamıza yardımcı olur. Bu tatlı, yalnızca mutfaklarda pişmekle kalmaz, aynı zamanda tarihsel değişimlerin, toplumsal dönüşümlerin ve kırılma noktalarının izlerini taşır. Ayva Tatlısının Tarihçesi: Bir Mutfak Geleneğinin Doğuşu Osmanlı İmparatorluğu ve Ayva Tatlısının Yükselişi Ayva, tarihsel olarak Orta Doğu ve Anadolu’nun bereketli topraklarında yetişen, oldukça eski bir meyvedir. İlk olarak…
Yorum BırakSerhat Kılıç Diziden Neden Ayrıldı? Etik, Epistemoloji ve Ontoloji Perspektifinden Bir İnceleme Bir Filozofun Bakışı: Varlık, Anlam ve Tercihler Üzerine İnsan varlığının en temel sorularından biri, bireyin toplumsal ilişkiler ve seçimler içindeki yerini nasıl anlamlandırdığıdır. Bir filozof olarak, her bireyin, yaşadığı çevreyle kurduğu bağlardan, aldığı kararlarına kadar her şeyin, içsel bir anlam arayışı ve varlıkla ilişki kurma biçimiyle bağlantılı olduğunu savunurum. Serhat Kılıç’ın diziden ayrılma kararı, belki de bu arayışın bir parçasıdır. Ünlü oyuncunun bu kararını ele alırken, sadece bir kariyer tercihi değil, aynı zamanda daha derin felsefi soruları da irdelememiz gerekir: Bu karar, etik, epistemolojik ve ontolojik açıdan nasıl…
Yorum BırakSedir Mi, Ladin Mi? Edebiyat Perspektifinden Bir İnceleme Kelimelerin gücü, insanlık tarihinin en eski dönemlerinden günümüze kadar, anlatıların dönüştürücü etkisini gözler önüne sermektedir. Edebiyat, yalnızca bir dil kullanımı değil, aynı zamanda toplumların düşünsel ve duygusal evrimini şekillendiren bir araçtır. Her kelime, bir anlamdan çok daha fazlasını taşır. Bir ağaç türü, sadece doğada var olan bir varlık değil, aynı zamanda bir kültürün, bir dönemin ya da bir duygunun temsilidir. “Sedir mi, ladin mi?” sorusu da, basit bir doğa seçiminden daha fazlasını ifade eder. Bu soruya, edebiyatın derinliklerinden bakıldığında, farklı metinler, karakterler ve temalarla ilişkilendirilmiş anlamlar ve çağrışımlar ortaya çıkar. Sedir ve…
Yorum BırakKolay Ulaşılabilir Durum Örneklemesi: Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Perspektifinden Bir Bakış Toplumda bireylerin birbirine ulaşabilmesi ve destekleyici ilişkiler kurabilmesi, yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda sosyal ve kültürel dinamiklerle de şekillenir. “Kolay ulaşılabilir durum” kavramı, aslında bu dinamiklerin bir yansımasıdır. Bu yazıda, kolay ulaşılabilirliği, toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet perspektifinden inceleyeceğiz ve toplumun her kesimi için daha erişilebilir bir dünyayı nasıl inşa edebileceğimizi sorgulayacağız. Kolay Ulaşılabilir Durum Nedir? Kolay ulaşılabilir durum, bir bireyin ya da topluluğun ihtiyaç duyduğu kaynaklara, hizmetlere veya kişilere engel olmadan erişebilmesi anlamına gelir. Bu, fiziksel engellerin ötesinde, duygusal, sosyal ve ekonomik engelleri de kapsar.…
Yorum BırakMüstahak Nedir? — Hak Etmiş Olmak Üzerine Derin Bir Sohbet Merhaba sevgili dostlar! Gelin birlikte bir kelimede kaybolalım: müstahak. O kadar sade ve bir o kadar derin ki, bir durumda ödüle — bazen cezaya — “hak edileni” işaret ediyor. Bu yazıda, müstahak’ın kökeninden başlayıp, bugün nasıl kullandığımızı ve gelecekte ne anlamlar yükleyebileceğimizi konuşalım. “Müstahak” Nedir? Kökeni ve Anlamsal Derinliği Kelimenin Anatomisi “Müstahak”, Arapça kökenli bir sözcük. Aslı, Arapça “istiḥḳāḳ / mustaḥaḳ” kökünden geliyor — yani “hak etmek, layık olmak” anlamında. :contentReference[oaicite:1]{index=1} Türkçede ise bu kelime hem sıfat hem isim olarak kullanılıyor: “hak edilmiş, hak kazanılmış, layık” gibi anlamlarda. :contentReference[oaicite:2]{index=2} Ne…
Yorum BırakPatoz: Tarımın Geçmişinden Eğitimdeki Geleceğe Eğitim, insanlık tarihinin en eski ve en güçlü dönüşüm araçlarından biridir. Her bir bireyin öğrenme yolculuğu, sadece bilgi kazanımıyla sınırlı kalmaz, aynı zamanda dünyayı ve kendisini anlama biçimini de şekillendirir. İnsanların düşünme tarzları, bilgiyi işleme şekilleri, hatta hayata bakış açıları, bir şekilde öğrenme sürecinin içinde yoğrulur. Eğitimsel dönüşümün anahtarı, öğrenme teorilerinden öğretim yöntemlerine, teknolojinin eğitime olan etkisinden pedagojinin toplumsal boyutlarına kadar geniş bir yelpazede ele alınabilir. Bunu yaparken, geleneksel araçlardan, eski tekniklere kadar uzanan bir bakış açısı da gereklidir. Bu yazıda, tarımda kullanılan geleneksel bir araç olan patoz örneği üzerinden, öğrenmenin dönüştürücü gücünü ve pedagojiyi…
Yorum BırakKontör Bitti, Nasıl Arayabilirim? – Edebiyatın Gizemi ve Dijital Dünyanın Çelişkisi Kelimenin gücü, yazılı ya da sözlü bir anlatımda, bir çağrışım yapma, bir düşünceyi ya da duyguyu harekete geçirme yeteneğine dayanır. Edebiyat, bazen yalnızca bir cümleyle kalbin derinliklerine dokunabilir, bazen de bir metin, tüm dünyayı başka bir açıdan görmemize neden olabilir. Kelimelerle kurduğumuz bağ, zaman içinde bir tür iletişim köprüsüne dönüşür. Ancak günümüz teknolojisinin hızlı dünyasında, kelimeler ve onların gücü bir kenara itilebilir mi? İşte, “kontör bitti, nasıl arayabilirim?” sorusu tam da bu çelişkinin bir izdüşümüdür. Bu soruya odaklanırken, bir bakıma dijital dünyada kaybolan insanın eski çağrışımlarıyla karşı karşıya kalıyoruz.…
Yorum Bırak